Image

Hiatal Herni

Mide fıtıkları yemek borusunun içinden geçtiği açıklıktan midenin göğüse doğru kayması sonucu olmaktadır. Kayıcı tip fıtıklarda (Tip 1) yemek borusu – mide bileşkesi göğüse doğru kaymaktadır. Paraözofageal fıtıklarda (Tip 2) ise bileşke yerinde kalmakta, midenin fundus denilen kısmı fıtıklaşmaktadır. Bazı durumlarda ise her ikisi aynı anda olmaktadır (Tip 3).

Kayıcı tip mide fıtıklarının önemli bir kısmında belirgin bir şikayet olmaz. Bu hastalarda   tedaviye de gerek olmaz. Bazı hastalarda ise ağıza su gelmesi (regürjitasyon), göğüs orta kesiminde yanma gibi belirtiler olur. Bunlar reflüye bağlı şikayetlerdir.

Paraözofageal fıtıklarda ise gaz ve mide içeriği midenin fıtıklaşan kısmında sıkışır. Göğüste dolgunluk, kitle hissi, kusma, sindirilmemiş gıdaların ağıza gelmesi gibi şikayetler ortaya çıkabilir. Midenin sıkışma derecesine göre mide kanaması, hatta mide delinmesi mümkündür. Sonunum sıkıntısı ve tekrarlayan zatürre de görülebilir. Hastaların bir kısmında şiddetli kanama, midenin dönmesi (volvulus) ve nekroz gibi acil müdahale gerektiren hayatı tehdit eden komplikasyonlar gelişebilir.

Mide fıtıklarının teşhisinde ilk tetkik endoskopidir. Endoskopi ile fıtığın derecesi, tipi, mide ve yemek borusunda oluşan değişiklikler tespit edilebilir. Mide fıtığı düşünülen hastalarda mutlaka yapılmalıdır. Baryumlu grafiler (ilaçlı filmler) giderek daha az kullanılsa da bazı hastalarda faydalı olabilir. Kontrastlı (ilaçlı) bilgisayarlı tomografi mide fıtıklarının tanısında  faydalıdır ve giderek artan sıklıkta kullanılmaktadır. 

Kayıcı tip mide fıtıklarında reflüye bağlı belirgin şikayetler yok ise ameliyat gerekmez. Paraözofageal (Tip 2) mide fıtıklarında ise kanama, tıkanma, nekroz ve mide delinmesi gibi komplikasyonlar olabileceği için cerrahi tedavi gerekir.

Gastroözofageal Reflü Hastalığı

Yemek borusu ve mide bileşkesinde alt özofagus sfinkteri adı verilen bir yüksek basınç bölgesi vardır. Bu bölge mide içeriğinin yemek borusuna kaçmasını sınırlayan ana faktördür.  Gastroözofageal reflü zaman zaman herkeste olmaktadır. Ancak hastada gelişen bulgular, yemek borusunda oluşan hasar, mide asidine maruziyet gibi faktörlere bağlı olarak bazı hastalarda ‘Gastroözofageal Reflü Hastalığı’ gelişmektedir. Hastalarda regürjitasyon (mide içeriğinin ağıza gelmesi) ve karın üst kısmı ve göğüs orta kısımda yanma hissi sıkılıkla görülmektedir. Birçok hasta eğildiği zaman regürjitasyonun daha çok olduğunu söylemektedir. İleri hastalıkta ülsere bağlı yemek borusu darlığına bağlı yutma güçlüğü de görülebilir. Yutma güçlüğü varlığında buna sebep olabilecek başka nedenlerin de araştırılması gerekir. Bu semptomların dışında fazla geğirme, şişkinlik, gırtlak ve akciğerlerin etkilenmesine (mide içeriğinin akciğerlere kaçması) bağlı olarak öksürük, ses kısıklığı ve diğer bazı akciğer problemleri ortaya çıkabilir.

Tanıda en önemli yöntem endoskopidir. Mutlaka yapılması gerekir. Yemek borusu ve midenin direk görüş altında incelenmesini sağlar. Alt sfinkter yetmezliğini, yemek borusundaki hasarın varlığını ve derecesini gösterir. Endoskopi dışında yemek borusunun motilitesini inceleyen manometri ve mide asidi regürjitasyonunu gösteren PH monitörizasyonu faydalıdır. Mide fıtıkları da reflü ile seyredebileceğinden baryumlu grafi (ilaçlı film) ve bilgisayarlı tomografi çekilerek mide fıtığı varlığı araştırılabilir.

Tedavide öncelikle asit salgısına yönelik ilaç tedavisi uygulanır. Proton pompa inhibitörü grubundaki ilaçla genellikle 6 hafta süre ile verilir. Bu şekilde hastanın ilaca cevabı da değerlendirilmiş olur. İlaca cevap vermeyen hastalarda ek tetkikler gerekir.

Cerrahi tedaviye proton pompa inhibitörlerinin kullanılmasından sonra daha az gerek duyulmaktadır. Ancak ciddi özofagus hasarı (ülser, darlık, Barrett özofagus), semptomların yeterince düzelmemesi, tekrarlaması durumlarında düşünülür. Ayrıca uzun süreli ve dirençli semptomları olan genç hastalarda, çok uzun süreli ilaç tedavisinin gerekeceği hastalarda cerrahi tedavi uygun olur.

Cerrahi tedavide fundoplikasyon adı verilen ameliyat uygulanır. Bu ameliyatlar laparoskopik olarak yapılır. Çok sayıda fundoplikasyon yöntemi olmakla beraber en çok Nissen Fundoplikasyon (Mide üst kısmının yemek borusu etrafına 360 derece sarılması) uygulanır. Uygun hastanın seçilmesi ve cerrahi teknik ameliyat sonrası sonuçlar için kritik öneme sahiptir.

Konu Hakkında Detaylı Bilgi Almak İçin İletişime Geçiniz