Image

Obezite

Obezite son 40 yıldır gelişmiş ülkeler başta olmak üzere dünyada giderek yaygınlaşmaktadır. Obezitenin gelişmesinde hem kişisel (genetik vb.) hem de çevresel faktörler rol oynamaktadır. Hareketsizlik, hızlı tüketilen yüksek kalorili diyet alışkanlıkları gibi yaşam tarzını etkileyen unsurlar, obezitenin yaygınlaşmasının başlıca sebepleridir ve gelişmiş ülkelerde pandemi düzeyindedir. Önlenebilir ölüm sebepleri içinde sigaradan sonra ikinci sırada gelmektedir. Örneğin vücut kitle indeksi 40-45 kg/m2 olan hastalarda yaşam beklentisi 8-10 yıl azalmaktadır. Bu, obezitenin ne kadar ciddi bir sağlık sorunu olduğunu göstermektedir.

Obezitenin tanımlanmasında genel olarak vücut ağırlığının boyun karesine bölünmesi ile elde edilen vücut-kitle indeksi (kg/m2) kullanılmaktadır. Obezite cerrahisi vücut-kitle indeksi 40 kg/m2ve üzeri olan ve 35 kg/m2 üzeri olup şeker hastalığı, hipertansiyon (yüksek tansiyon), kolesterol yüksekliği, uyku apnesi gibi ek problemleri olan hastalara yapılmaktadır. Cerrahi öncesinde diyet, egzersiz, ilaç tedavisi gibi tedavi yöntemleri denenmelidir. Ayrıca dikkatli ve detaylı bir klinik değerlendirme ile obeziteye neden olabilecek başka bir hastalık olup olmadığı incelenmelidir. Bu nedenle hastanın multidisipliner bir ekip çalışması ile değerlendirilmesi gereklidir. Ameliyat kararı verilmeden önce hastanın endokrinoloji, psikiyatri ve göğüs hastalıkları uzmanlarınca değerlendirilmesi gereklidir.

Güncel olarak obezite cerrahisi, diyet ve ilaç tedavisi gibi yöntemlerle tedavi edilemeyen hastalarda uygulanmaktadır. Obezite cerrahisinin sadece kilo verme ve kozmetik amaçlarla yapıldığı düşünülmemelidir. Obezite cerrahisinin kilo vermeye ek olarak şeker hastalığı, hipertansiyon (yüksek tansiyon), kolesterol yüksekliği, uyku apnesi, kalp-damar hastalıkları, ani ölüm riski gibi ciddi sağlık sorunlarını düzeltebileceği veya önleyebileceği bilinmelidir.

Bilimsel çalışmalarda cerrahi yapılan hastalarda vücut ağırlığındaki belirgin azalma dışında kan şekerinde düşme, diyabette düzelme, kalp ve damar sistemine ait risk faktörlerinde düzelme, kalp krizi, felç ve ani ölüm oranlarında da önemli oranda azalma olduğu gösterilmiştir. Şeker hastalığına bağlı komplikasyonlarla ilişkili ölümlerde de önemli ölçüde azalma görülmektedir. Kolon, böbrek, yemek borusu, bazı karaciğer ve endometrium kanseri riski obezite varlığında artmakta, obezite cerrahisi sonrasında ise bu risk azalmaktadır.

Başlıca Ameliyat Teknikleri

Ayarlanabilir Gastrik Bant (Adjustable Gastric Banding)

Mide kelepçesi olarak da bilinir. Midenin üst kısmının etrafına bir bant yerleştirilerek gıda alımının kısıtlanmasına yönelik bir girişimdir. Laparoskopik olarak uygulanır. Bugün uygulanan güncel tekniklere göre kilo kaybı yeterli değildir. Mekanik komplikasyon ve reoperasyon (yeniden ameliyat) oranı yüksektir. Genel olarak terk edilmekte olan bir yöntemdir.

Vertikal Gastrektromi (Gastric Sleeve, Tüp Mide)

Midenin bir tüp şeklinde küçültülmesi işlemidir. Bugün dünyada en yaygın olarak yapılan işlemdir. Gıda alımının kısıtlanması ve iştahın azalması ile etkili olmaktadır. Teknik olarak diğer ameliyatlara göre daha basittir. Komplikasyonları da daha azdır. Bağırsağa dokunulmadığı için metabolizmada komplikasyonlar da görülmemektedir. Tüp mide ameliyatı, ayarlanabilir mide bandına göre daha çok kilo kaybı ve obeziteye bağlı diğer sorunlarda da daha fazla düzelme sağlamaktadır. Daha komplike olan gastrik bypass gibi ameliyatlarla da benzer sonuçlar sağlamaktadır.

Roux-en-Y Gastrik Bypass

Hem kısıtlayıcı hem de bağırsak emilim yüzeyini azaltan bir ameliyattır. Küçük bir mide poşu oluşturularak gıda alımı azaltılmakta, bununla birlikte ince bağırsakların bir kısmı bypass edildiği (atlandığı) için yağ ve şeker emilimi de azalmaktadır. Reflü varlığında ve ileri derecede obezitede tercih edilmektedir. Tüp mide ameliyatından sonra en çok uygulanan ameliyattır. Kilo verme ve obeziteye bağlı şeker hastalığı, yüksek tansiyon, kolesterol yüksekliği, uyku apnesi gibi durumların iyileşmesinde de oldukça etkilidir.

Mini Gastrik Bypass (Tek Anastomozlu Gastrik Bypass)

Obezite cerrahisinde üçüncü sıklıkta uygulanan ameliyattır. Mide poşu roux-en-y bypass’a göre daha büyüktür. Avantajı etkili kilo kaybı ve tek anastomoz gerekliliğidir. Obeziteye bağlı şeker hastalığında düzelme açısından etkili bir ameliyattır. Erken dönem komplikasyonlar da az görülmektedir. Ancak uzun dönem sonuçları ile ilgili yeterli veri yoktur. Safra reflüsü ve ciddi emilim bozuklukları uzun vadede görülebilmektedir.

Biliyonpankreatik Diversiyon / Duodenal Switch

Her iki ameliyat da komplike ameliyatlardır. Kilo vermek açısında etkili ameliyatlardır ancak uzun dönemde malabsorbsiyon (emilim bozukluğu) ile ilgili komplikasyonlar daha sık görülmektedir. Yukarıda bahsedilen ameliyatlara göre çok daha nadir yapılan ameliyatlardır.

Tüm bu ameliyatların avantaj ve dezavantajları mevcuttur. Güncel bilgiler ışığında dünyada en yaygın ameliyat tüp mide ameliyatı, daha sonra ise roux-en-y bypass ameliyatı tercih edilmektedir. Bu iki ameliyatın sonuçları genel olarak benzerdir. Her iki ameliyat da kilo verme ve obeziteye bağlı şeker hastalığı, yüksek tansiyon, uyku apnesi, kolesterol yüksekliği gibi durumlarda tam veya kısmi iyileşme sağlayabilmekte ve hayat kalitesini arttırmaktadır.

Uygun hasta seçimi, uygun ameliyat seçimi, titiz ve detaylı ameliyat öncesi inceleme, ameliyat sonrası erken ve geç dönem düzenli takip başarılı tedavi için kritik öneme sahiptir.

Endoskopik Yöntemler (Mide Balonu)

Obezitenin endoskopik tedavisi ameliyat olmak istemeyen hastalarda cerrahiye göre daha az invazif yöntemleri içerir. Endoskopik tedaviler genellikle medikal tedavi (ilaç, diyet tedavisi) ile cerrahi tedavi endikasyonları arasında kalan hastalarda uygundur. Obezite cerrahisi için gerekli kıstasları karşılamayan hastalarda kullanılabilir. Bu alanda yeni ve farklı teknikler ile ilgili çalışmalar sürmektedir. Güncel olarak intragastrik balon (mide balonu)  uygulanmaktadır. Daha etkili olduğu için mide balonu daha sık kullanılmaktadır. Mide balonu ameliyat olmak istemeyen, ameliyat için gerekli kriterleri karşılamayan veya ileri derecede şişman hastalarda ameliyat öncesi bir miktar kilo kaybı sağlamak ve ameliyat risklerini azaltmak için kullanılmaktadır.

Konu Hakkında Detaylı Bilgi Almak İçin İletişime Geçiniz